AİLE OLMAK NEDİR ?




Yuva kurmak kolaydır ama aile olmayı her insan evladı beceremez. Aile; birliktir, beraberliktir herşeyden önce sevgidir aile. O sevgiyi tüm bireylerle paylaşmaktır. Kendine saklanan sevginin kimseye hayrı yoktur.
Birlikte aynı masaya oturup birlikte kalkmaktır aile olmak. Bir yere gidilecekse bu ya hep beraber olmalıdır ya da gidilmemelidir o bir yere.
Bayram sabahları şenliktir aile, erkenden o muhabbet sofraları kurulur ve ölümsüzleştirilir tüm mutluluklar unutulur dertler acılar...
Aile olmak, eve geldiğinde dışarının soğuğunu unutmaktır.
Konuşulacak birşey varsa hep birlikte konuşulmalı dertlere hep birlikte çözüm bulunmalı ailede, çünkü kolay değildir aile olmak.
Aile olmak, sadece Ramazan'da değil, o ocakta her zaman sıcak yemeğin olmasıdır.
Hafta sonları önemlidir bir ailede, yine birlikte bir yerlere gitmek tercih edilmelidir...
Kahvaltı ve yemek masaları önemlidir bir ailede; kahvaltı günün başlangıcı, sıcacık gülümsenmeli "günaydın" denmeli usulca. Akşam yemeğindeyse gün değerlendirilmeli, iyi ve kötü anılar anlatılmalıďır
Aile bireyleri birbirlerini merak etmeli, halka oluşturmalı adeta ve halkadan çıkanı aramalı "iyi misin?" diye sormalı arada.
Ne olursa olsun, ayrılmamacasına kenetlenmeli, yıkamamalı ne bir sarışın kadın ne de bir başkası! Bunun içinde temelinin sağlam olması gerekir. Çünkü temeli sağlam kurulmayan bir binanın sonuna engel olamayız.
Bir kere aile oldu mu sahip çıkmalı ona, değerini bilmeli..
Birbirlerine örnek olmalı bir ailede, herşeyi konuşarak halletmeli herşeyi.
Hep birlik ve beraberlikten bahsettim yazımda. Çünkü bu kavramların aileyi oluşturduğunu bilmeyen o kadar insan var ki, görünce üzülüyo insan, bi el atmak istiyo. Bu yazımda inşallah farkındalık yapar birilerine ve belki kendilerini değiştirirler, ilham alırlar... Sevgiyle kalın.






Vedúd

Her anlamda "Eş" olmak



Her anlamda eş olmak; evet kocana eş olmak demek onunla bir olmaktır aslında, tersi içinde aynı durum geçerli. Ben kendi bakış açımdan yazdığım için böyle başladım cümleme...

Eş olmak, her zaman kadın olmak değil bazen anne, bazen kız kardeş, bazen arkadaş, bazense dost olmaktır sevdiğine. Bunu becerebilen çok az kadın vardır.. ki benimde hakkıyla yerine getirdiğimi düşünmüyorum asla. Çünkü yazmaya gelince herkes yazar kesilir, icraat olmasa bile.

Bazen sadece seviyorum demekle yetinir insan, yetinmemeli. Bir söz varya hani:
"Unuttuklarını hatırla, kaybettiysen ara, özlediysen git bul, kırıldıysan affet, seviyorsan söyle. ÇÜNKÜ HAYAT ÇOK KISA."
Çok doğru asla canlı çıkamayacağımız şu hayatı öylesine ciddiye alıyoruz ki bazen, sanarsın ki ebedi hayattayız, sanarsın ki karşında ki sevdiğin adam değil, hayır sanarsın ki sana silah çekmiş, nikah masasında öylece bırakmış, bir başka kadına aşık olduğunu söylemiş falan filan. Ki bunlarda aşkın önünde duracak nedenler değilya neyse...

Eş olmak her durumda affetmeyi gerektirir, bunun tersini düşünen varsa kapatsın dükkanı terketsin diyarı. Aşk asla, şeytanın oyunlarına, nefsine ve ego-gurur ikilemine satılacak ucuz bir his değildir. Benim gibi düşünmeyende bence aşık değildir. Benimde bu konuda hatalarım var ama sonradan hatayı farkedip adım atmakta bence bir erdemdir. Evet geç olsun ama güç olmasın, bu yazımı okuyupta gereğini yapmayan kalmasın lütfen !

Kısacası öyle kolay değildir mum olmak; ışık saçabilmek için yanmak gerek...




Vedûd

AŞK NEDİR ?





Aşk'ın anlatılamayacaģını düşünüpte bloğuna konu eden insan olarak öncelikle size şunu söylemeliyim ki aşk hissetmeden önce sadece bir duygudur. Sonrasında insan sûretine bürünür. Bunu biliyor muydunuz ?
İsterseniz kanıtlayabilirim hemen. Örneğin; size " aşk nedir ?" diye sordum. Bana aşk adı altında sevdiğiniz adamı/kadını anlatacaksınız. Çünkü aşk artık ona bürünmüştür. Kaşına, gözüne, çenesinde ki ben'ine hatta burnunda ki sivilcesine bile aşıksınızdır. Eğer değilseniz, en çirkin halleri bile yüzünüzü gülümsetmiyorsa kendinizi kandırmayın, sakın ola aşığım demeyin..
Konuya bir giriş yaptığıma göre; benim aşk adı altında insan sûretine bürünmüş hislerimi maddeler halinde anlatmaya çalışayım...
Aşk, 1-10-50 yılda geçse onu gördüğünde kalp ritminin hızlanmasıdır.
Aşk, elini tuttuğunda diğer eksik yanının dolmasıdır.
Aşk, hayatında koca bir delik varmış gibi hissederken o deliğin kapanmasıdır.
Aşk, almaktan çok vermektir... (Emek, mutluluk, huzur vs.)
Aşk, gülümsediğini farketmemektir.
Aşk, yürekten hissetmektir, taa derinden...
Aşk, aşklı cümleler kurarken bile sırıtmaktır aslında :)
Aşk, yanındayken huzurlu ve güvende hissetmektir, hissettirmektir.
Aşk, yalansızdır, dolansızdır, yalın haldedir aşk.
Aşk, "ben yapmam" dediğiniz ne varsa yapmaktır.
Aşk, utanmaktır, edebin, hâyanın olmadığı bir aşk düşünülemez.
Aşk, en sıkıntılı anında sesini duyma ihtiyacı hissetmektir ve duyduğunda iyileşmektir.
Aşk, ilaçtır, baş ve karın ağrılarına bire bir :)
Aşk, birbirini tamamlamaktır.
Aşk, frekansların uymasıdır.
Aşk, ten uyumudur.
Aşk, seni faydalı işlere yöneltendir.
Aşk, kimse için yapmadıklarını onun için heyecanla yapmaktır.
Aşk, yemek yapmaktır, sana eline sağlık dediğini duymak için.
Aşk, evliliği düşünmektir.
Aşk, aklından çıkaramamaktır.
Aşk, özlemdir, hasrettir.
Aşk, hayatı dolu dolu yaşamaktır.
Aşk, en kötü anlarında onun varlığıyla ayakta durmaktır.
Aşk, gün içinde, hiç konuşmadığınız bir anda "iyi ki varsın" mesajı atmaktır.
Aşk, anlayışlı olmaktır.
Aşk, onu her şeyden kıskanmaktır.
Aşk, sırtında ki yükleri almaya çalışmaktır.
Aşk, her şeydir.
Aşk, beklemektir, sabırdır.
Aşk, sabah hayata günaydınla başlamaktır.
.
.
.


Yazılacak çok şey var aslında çünkü Dünya'nın en iyi aşkına sahibim.





Vedûd

Eşler Birbirinin Sözlerine Saygı Göstermelidir

   Dünyada o kadar evli olduğunu aile olduğunu sanan çift var ki.. Kimi annesinin gösterdiği ile nikahlı kimi dış görünüşe aldanmış kimi yalanlara kanmış. Evli bile demiyorum nikalı onlar sadece.
  Hayatı paylaşmıyorlar, zor durumda yükü karşıdakine atıp beni ilgilendirmez diyebiliyorlar. Denge nasıl bozulmasın ? Gemi nasıl batmasın? Her gün kavga ediyorlar birbirlerine agza alınmıyacak laflar ediyor sonrada barışıp yalana devam ediyorlar kendilerini kandırıyorlar. Böyle bir hayatı kimse istemez

   Ama ne yazık ki güzel bir hayat emek istiyor. Elini taşın altına sokmanı bekliyor. Hayat, bazı durumlar yüzünden belinin bükülmesini bekliyor. Saygı istiyor, sevgi bekliyor. Ancak böyle hassas olursan kırmazsan büyütebilirsin güzellikleri. Ancak bu şekilde yaşarsın bu dünyada cenneti. Zor değil aslında bazen alttan almak, tatlı dilli olmak, hoş görülü olmak. Ama insanların bazı anlarda gözleri kararıyor demekki. Nasıl ki cennete girmek çok kolayken biz uğraşıp günahlara giriyoruz? İnsanoğlu hep kolaya koşuyor. Kolay değil, eşininin belli bi noktadaki sözüne tamam demek o sözün arkasında durmak sahiplenmek, zor tabiki. Belkide bu yüzden herkese nasip olmuyor AŞK.  
Dünyada cenneti yaşamanız dileğiyle..



Mahya

ÖZLENEN ÖZELDİR


     Özlemek diğer hiç bir duyguya benzemez. Deniz suyu gibidir özlem, içtikçe daha çok susatan...
Bir kere yakalandın mı bu duyguya daha kurtaramazsın yakanı, iki yakan bir araya gelmeyecektir artık. Bir özlersin, ikinciye takâtin kalmaz. İliğine kadar kurutur insanın...

     Aşkın içindedir özlemde, ondandır der susarsın. Ondan gelen herşey tatlıdır sana, en derin acılar bile tatlıdır.
Ben sevmem özlem duygusunu, gerçekten sevenler bilirler, acıdır özlem. Sanki bir maddeye bağımlıymışsın ve onu enjekte edemediğin her dakika aleyhine işliyor, sanki hamilesin ve o an aşerdiğin o muhteşem tatlıya ulaşamıyorsun, sanki okyanusta kaybolmuşsun ve yolunu bulamayıp çılgına dönmüşsün...

     Özlemek, her yerde, rüyada, otobüste, yürüdüğün yolda, baktığın tavanda hatta gözünün daldığı herhangi bir yerde onu görmektir de; bir onu görememektir.
Özlemek, havayı yalnız solumak zorunda kaldığın için her an kendine kızmaktır.
Özlemek, "şimdi yanında olmak için neler (...) vermezdim" cümlesine bir türlü nokta koyamamaktır.
Özlemek, düpedüz onsuzluktur, yoksulluktur, yolsuzluktur, kimsesizlik ve çaresizliktir...

     Aslında bunun üstüne birşey koymak gerçekten zor bu yüzden benim yazım sönük kalacak kanaatindeyim:) 

    En sevdiğim his dir, duygudur özlem. Bir insana ne kadar aşıksanız  o kadar özlersiniz. Belki çok ayrı kalmak saç bsş yoldurur ama en azından özlemi tattırın ruhunuza yumuşasın gönlünüz. Evet uzak durun demeye çalışıyorum. Bazen çoğu sorunuda çözer özlem. Aşık olduğunu hatırlarsın yüzü gelir gözünün önüne kıyamazsın. Bir anda ilişki sıfır km olur. 

     Özlemi çok severim evet, çünkü insanlar evlendikten sonra daha özlemiyorlar. Hep birlikte olduklarından özlem hissş yok oluyor. Bu yüzden ben bu ara doya doya yaşıyorum özlemi:) Gerçekten zor:) ama seviyorum işte aşk acıtır derlerya öyleymiş meğer.

Seni özlemek bile güzel..


Mahya&Vedud

Romantik Erkek

Erkek duygularini kadinlar gibi doruklarda yasayamaz daha cok duygusuz diye düşünülür. Aslında tamamiyle yanlıştır bu ön yargı. Erkek derinlerde yaşar aşkını cıvık bir konuşma yakışmaz erkeğe. Bu gerek erkeklik iç güdüsü gerekse toplumdaki erkek baskısı. Bizim toplumumuzda erkek maçodur.

Bazı şeyleri değiştirmekten çok olduğu durumda alternatifler bulmaya çalışan, kendini mutlu etmeye çalışan kadın başarılı olur. Bu kadın mutludur ve mutluluk saçar. İlişkiyi bu kısımdada kadın yükleniyor demekki. 

Erkek ve kadın eşit değil, olamazda. Olsa inanın tadı tuzu kalmazdı aşkın. Allah öyle bir denge kurmuşki anca bu şekilde bir ömür bir kadınla yaşayabilirsiniz, yada erkekle zira kadını duyguları yönetir, erkeği mantığı. 

Şimdi sormslısın kendine mantıkla yönetilen biri nasıl duygularında zirve romantik biri olabilir? Kabullenmelisin. İnanın duygularıyla yani düşünmeden karar veren bir kadın bundan daha zor anlaşılır, kabullenilir oluyor. Çünkü bir kadın duygularının esiri olmuşsa patlamaya hazır bomba gibidir. Yerine göre kaçın yerine göre patlayın. Zaten eninde sonunda patlayacaksınız.

Sonuc olarak derinlerdeki okyanusu bilenler mutlu olabilirler. Mutlu kalın..



Mahya

KADINLAR NE İSTER ?

Bu soruyu erkeklere sorsak, bunları saymaya zamanım yetmez der kesinlikle ama durum öyle değil işte. Ben bunu bayan olduğum için savunmuyorum asla, önce ki yazımda bayanların gözdesi trip konusunu ele alıp erkeklere hak vermiştim okuyanlar bilir. :)
Kadınların maddi beklentilerinin de manevi beklentilerinin doyurulmadığı için ortaya çıktığını düşünüyorum. Tabi ki alışverişi erkeklerden daha fazla sevdiğimiz doğru çünkü biz erkekler kadar düz ve basit olamayız hiç bir zaman. Bir t-shirt bir pantolon size yeterli ama eminim hiç birinizde bunları giyen bir bayanı yeterli bulmayacaksınızdır.
Klasik olucak ama kadınlar en çokta ilgi bekler aslında, sevgi bekler, şefkat bekler; öyle ki bazıları babalarında göremediği şeyleri sizde görmek ister, bir yanı hep açtır çünkü o kadınların..
Kadınlar anlaşılmak ister, arada küçük sürprizler beklerler düşündüğünüzü anımsatıcak sürprizler, özel günlerin özel olduğunu anlamanızı ve hatırlamanızı isterler.
Kadınlar yaslancakları bir omuz, güvencekleri bir dal, hiç bırakmicağını bilecekleri bir el isterler. Herkes hor görürken birilerine bir gülücüklerinin yetmesini isterler, nazlanmak istediklerinde orda birisinin var olduğunu bilmek isterler. 
Kısacası aşık oldukları adamı her an yanında görmek isterler...




Vedûd

Kasım da Ask Baskadır


Seni göremesem de
Yüzün hatrıma gelince
Kalbimin çarpmasıyla
Sarsılan bu bedende
Zerre zerre iliklerimdesin 
26 kasımdan beri..
İyi ki sevmişim...



Mahya

Mahya'dan Vedûd'üne





Gönlümde kâinsin bana delâlet et..
Kalbime müessirsin sen zayi etmem hiç bir yaprağını
İltibas olduk biz senle kokun gitmez koynumdan her gece..
Bülbül gülüne
Gece gündüzüne
Aşık maşukuna
Bu divanede sana 
Vabestem..



Mahya

YAZARAK SUSTUKLARIM

Deli gibi haykırasım var karanlığa yalnızlığımı,
Ben mi çok yalnızım, sen mi çok karanlıksın diyesim var..
Bazende sevesim var beni yalnız bıraktığı için tüm insanlığı,
Gidesim var arada çekip gidesim,
Suskunluklarım benim her köşede bağırıyorlar                                         
Şşt yapıyorum susun, ötesi olmayan gözleri yaşlı
Sen mi yaşlısın ? Ben mi telaşlı ?
Gökyüzünde kanat çırpmak çocukluğumda kaldı
Artık herşey burdan bakınca mukavva kaplı                                              
Yalanın dili yok ağzı var
Ağzı olanın bir mısrası var
Mısralar hayalimde canlanıyorlar
Sanki özgürlüğe kanat çırpıyorlar.
                         ...
Yazarak kitap bitirmek yerine bazen sayfalarca susarsın. Çünkü anlatabilmek için susmak gerekir.
Muhattabın bir insansa susmak en iyisidir.
Öyleyse ben susayım..




Vedûd

İLİŞKİMİZDE KARŞILIK BEKLİYOR MUYUZ ?



Bir ilişki de ne kadar karşılıksız desekte çoğu şey karşılıklıdır aslında. Birbirinize karşı anlayışlı olmak, birbirinize karşı saygılı olmak, tartışma esnasında birşeyleri alttan almak, her zaman olumlu olmaya çalışmak, kötü zamanlarında destek olmak, iyi zamanlarında paylaşmak vs. bunlar zamanında onun size sunduğu iyi niyetinin karşılığıdır çoğu zaman. Bazen karakterimiz şekillendirir bunları bazense o da bize böyle davrandığı için bunları yapmayı isteriz.
Hatta yaptıktan sonra karşılığını görmeyi bekleriz:
"Ben sana bu şekilde davranmıştım, sen neden böyle yapıyorsun?"
"Sen bana böyle tepki verdiğin için ben sana böyle davrandım." gibi cümleleri herkes zaman zaman kuruyordur, kimse karşılıksız diyemez. İnsanoğlunda nefis denen illet oldukça da çok az insan karşılığını beklemeden adım atacaktır..




Vedûd

KISACIK HAYATTAN ÇOK ŞEY BEKLEMEYİN



    "Bugün farkettim ki, beni çok seven bir ailem var. Her zaman iyiliğimi düşünen arkadaşlarım ve huzuru yaşatan bir sevgilim var. Çocukluk hayalim o istediğim bölümde okuyorum. Allah'a şükür sağlığımda yerinde hani. Mesleğimi ilerletecek bir işte çalışıyorum. Artı birde ek işim var bana yüksek gelir sağlayacak.

     Bir evimiz ve bir arabamızvar kimseye muhtaç değiliz Allah'a şükür. Ailem herşeyimi takdir eder her hareketimde arkamda durur. Bende onların yüzünü eğicek hiçbişey yapmadım bugüne kadar. Kız kardeşimle aram çok iyidir her kardeş gibi itip kakmayız öyle birbirimizi napsakta severiz birbirimizi.

     Her bayram kalabalık sofralar kurar muhabbetler eşliğinde kahvaltı yaparız tüm akrabalarımızla. Sırf bu kalabalık için bile bayram gününü iple çekerim.

     Çevremde takdir gören saygı duyulan bir kişiliğim hani bi karizmam vardır konuştuklarım dinlenir.

     Sevgilimin ailesiylede tanıştım, yakında istemeye gidicez. 2 elim, 2 kolum, 2 bacağım kısaca söylemek gerekirse bedensel hiç bir özrüm yok çok şükür. Zihinsel bir özrümde yok. Karakter olarakta bir eksiğim yok olursada hemen düzeltmeye çalışırım. Yeniliklere ve değişime her zaman açık bir kişiliğim. Kimseyi kırmam, mütevaziliği elden bırakmam. Kızarsam, küsersem hemen unuturum kin tutamam. Çabuk affederim ve özür dileyebilirim. Çoğu insanda olmayan birçok özelliğe sahibim aslında.

     Hiçbir engelim yok peki neyim var benim ? Bu kadar mükemmelken ne istiyorum ki hala hayattan, Yaradandan ? Sadece şükretmesini bilmiyorum galiba ama dedimya değişime açığım diye. Allah'ım sana çok şükürler olsun bu kadar nimeti bana birarada sunduğun için demem lazımken ben bana az verdiğini düşündüğüm paradan yakınıyorum ve her gün sevgilime diyorum"


Bu bana sevgilim tarafından verilen bir derstir.


Mahya

SEVGİ EMEKTİR


Sevgi emektir, birlikte bir yola çıkacaksanız bu uğurda vereceğiniz şeyleriniz olmalı..
Seviyorum demek her insanın ağzına yakışmaz mesela, sevgisini gösteremiyorsa "seni seviyorum" diyişi etkileyebilir mi sizi bu kadar ?
Özlediğinde gelmiyorsa "seni özledim" diyişine kaçıncı defa daha inanabilirsiniz ki ?
Tabi ki söylemekte lazım hissettiklerini ama şuna inanıyorum dil yalan söylese de gözler asla söyleyemez..
Uzun lafın kısası "emeksiz yemek olmaz" :)




Vedûd

KÜÇÜK BİRŞEY İSTİYORUM

       Bu İstanbul beni boğuyor artık çok şey istiyor insanlardan. İnsanlar bu isteklere boyun eğdikçe dahada istiyor bu büyük şehir. İnsanları birer kölesi yapmış sen bugün işe gideceksin sen bu vergiyi vereceksin sen okula gideceksin..

       Bırakmak istiyorum bunları bir kenara bırakıp küçük bir köyde küçük bir evde küçük bir hayat yaşamak istiyorum sevdiceğimle. Stresten uzak doğayla içiçe unutuğmuz temiz havada dışadan otobüs minibüs sesleri gelmeyen..

       Daha önemli şeyler var hayatta  ve biz onlara zaman ayıramıyoruz. Aslında onlar için çalışıyoruz ama onlara zaman ayıramıyoruz..



Mahya

Erkek İçin İlişkinin Anlamı

       Erkek için sevgilisi ne ise ne kadar değerli ise ne kadar önem veriyor ise ilişkiside öyle olmalı. Yani ilişkisini insan yerine koymalıdır. Ona sahip çıkmalı korumalıdır. Hatta gün gelir sevgilisinden bile koruması gerekir. 

      İlişki narindir, ufak bir incinmede uçurumlar oluşabilir. Bilirmisiniz aşuk ile maşuk arasında görünmeyen teller vardır, çok çabuk kopabilen. Bunu çok az insan başarabilir. Hele ki erkek fıtratı serttir kırıp dökmeyi çok iyi bilir. Sonrasında üzülür ama o an durduramaz kendini kırıcı olur ilişkisine zarar verir. Bi anlık olur herşey yıılarca uğraştığnız o ilişki çöp olabilir, olabilir diyorum çünki asla bitemeyecek çok nadir ilişkiler vardır buna daha sonra değinelim dostlar zira uzun bir konu olacak:) nadir vardır diyorum dikkat edin denemeye gelmez ilişki denenemez. 

     İlişkinize sevgiliniz kadar yumuşak  şefkatli ve doğru olun. Temelleri iyi atılan bir ilişki asla zora girmez  



Mahya

İlişkime Nasıl Sahip Çıkarım ?

     İlişkinizde ki hatalarınızı hiç düşündünüz mü ? Bir gün olsun oturup acaba hata bende mi dediniz mi mesela ? Bence bunu çoğu insan yapmaz, yapamaz. Çünkü gurur denen illet vardır insanın yaradılışında ve bunu törpüleyemez insan, nefsine yenilip sadece hiddetlendirir.
"Aşkta gurur olmaz" sözü belki de bunca sözün içerisinde nadir doğrulardan birisidir. Gurur yaptığınız sürece ilişki de bazı şeyler rayına oturmaz. Çünkü iki taraftan birisi alttan almaz ise o ilişki malesef gittiği yere kadar gider, bir ömür sürmez. Mesela ilişkide ki bozuklukları kendi fikrimce ele alalım:
     1-Yalan; birinci sıraya almamın sebebi ilişkinin baştan yanlış temel üzerine kurulmasına neden olan bozukluk olması, bence bir ilişki ilk yalanda bitirilmelidir, "birdaha söylemicem" cümlesiyse karşınızdakinin sizi değil sadece kendini kandırmasıdır...
     2-Mesaj; sevdiğinizle çok sık mesajlaşmak her zaman doğru sonuçlar doğurmaz en sık kavgaları eminim sizde mesajlaşırken yaşamışsınızdır. Çünkü mesaj durudur, mesajlaşırken gözlerine bakamazsınız sevdiğinizin ya da mimiklerini hissedemezsiniz ve nasıl söylediği değilde ne söylediğini görürsünüz çoğu zaman. Bunlarda zaten en ufak bir konudan ateşin ilk kıvılcımlarının çıkmasına neden olabilir.
     3-Saygısızlık; bu kavramı baştan korumalıyız, bir tartışma esnasında bile olsak karşımızdakinin bizim sevdiğimiz adam/kadın olduğunu asla unutmamalıyız.
     4-Gurur; yukarda da biraz bahsetmiştim, gurur yapıcaksan bence sen hic bu davalara girme derim, çünkü ya "aşkta gurur olmaz" ya da "gururda aşk olmaz". At o pis huyu, çöpe at gitsin..
     5-Trip; biz kızların en sevdiği vazgeçilmezimiz olan şey :). Şöyle ki can çıkarda trip çıkmaz bizden, bunu çıkarmaktan bahsetmicem tabi ki ama bazen abarttığımızıda itiraf etmeliyim. İşte tamda o abarttığımız zamanlarda ilişki bozukluğu listesine girmeye hak kazanıyo bu huyda. Törpülenmesi, daha şirin bir hale getirilmesi gereken huylar arasında yoksa gerçekten buda ilişkiyi çıkmaza sokabilir..
     6-Çok konuşmak; sevdiğim hep der ki çok konuşunca boş konuşulabilir. Haklıda bence ilişkinizde az ve öz konuşmayı esas alın, boş konuşmakta sıradanlığı doğurabilir kanısındayım.
     7-Ayrılığı ağızdan düşürmemek; buda git gide ayrılık kelimesinin basite indrgenmesine neden olmaz mı sizce ? Bence bu kadar dillendirilmemeli bu kelime, bir ağırlığı olmalı. Gerçekten karar vermeden uygulanmamalı. Tabi bunları söyleyip veya bilipte yapamayanlarımızda yok değil ama lütfen istikrarlı olup uygulayalım her birini !
     8-Birlikteyken uzak olmak; ben ten uyumuna çok inananlardanım ve birlikte yürürken bi arkadaşınla yürüyomuş gibi davranmak hoş değil bence, dokunmak, hissetmek ilişkiyi güçlendirir.
     9-O konuşuyoken susmamak; şöyle bi atasözü hatırlatmak isterim affınıza sığınarak... "İki horoz bir çöplükte ötmez" anlatmak istediği şey basit ve anlamlı. Karşında ki konuşuyoken susmak, sizce de doğru değil mi ? İkimizde konuşursak nereye varırız ? Belki mahkemeye, belki ayrı yatak sermeye vs. ama konuşmak yerine bi taraf dinlemeyi tercih etse herßey yoluna girebilir emin olun, en önemlisi de alttan almayı bilmeliyiz haklıda olsak...
    10-Geceleri küs yatmak; hemen şimdi bir karar alın ve gün içinde ne yaşadıysanız yaşayın onu bir kenara bırakıp bu gece küs yatmayın.
Ömür kısa bence sevmek ve sevilmek bu kadar güzelken böyke nefis oyunlarına kanmayalım, ilişkimize sahip çıkalım. :)
Bu maddeler çoğaltılabilir tabi ki, sizinde fikir ya da önerileriniz varsa yorumlara açığız. :)


Vedûd

RUH HALİ

Deli gibi haykırasım var karanlığa yalnızlığımı
Ben mi çok yalnızım, sen mi çok karanlıksın diyesim var...
Bazende sevesim var beni yalnız bıraktığı için tüm insanlığı,
Gidesim var arada çekip gidesim,
Suskunluklarım var benim her köşede bağırıyorlar;
Şşt yapıyorum susun, ötesi olmayan gözleri yaşlı
Sen mi yaşlısın ? Ben mi telaşlı ?
Gökyüzünde kanat çırpmak şimdi çocukluğumda kaldı...
Artık herşey burdan bakınca mukavva kaplı,
Yalanın dili yok ağzı var,
Ağzı olanın bir mısrası var,
Mısralar birleşip duygularımı oluşturuyorlar.     
Karamsarlıklarımı atınca benden geriye ne var ?
Bu Dünya içine sığamayacağım kadar dar,
Her varlık içinde biraz yokluk var.
Ama benim yoktan var eden bir Rabbim var...

ABDULLAH

Abdullahtır onun ismi
Buğuludur gözleri
Dizlerime yattığında
Uçuşur kelebeklerim
Leyla oldum yüzünden
Leyla nedir yanımda ?
Aşkın en özel tanımını
Hissederek öğrendim..

Bilir misin sevgilim ?

Aşk nedir bilir misin sevgilim ?
Aşk bana seni anlatır, 
Hani gözlerini kısarak adeta sevdiğini bağıran o bakışlar varya..
Hani bir gün birlikteyken biz, sımsıkı sarılmıştınya,
Seni asla bırakmayacağım dercesine, 
Gecenin karanlığına inat, Dünyamı aydınlatmıştın.
Hani senle düşünürken bizi, bizi biz yapan değerleri..
Elimizi nasıl tuttuğumuzu hatırlar mısın sevgilim ?
Parmaklarımı kilitlerken parmak aralarında o aldığım hazzı, birliği...
Huzur nedir bilir misin sevgilim ?
Huzur aradığında bulunmayan,
Bulunduğunda elde tutulamayan,
Gözle görülüp dil ile anlatılamayan,
Senli bir ömrün habercisidir huzur.
Huzurun tek tarifi sensin sevgilim...
Ömrümün tek sahibi sensin.

Dünya

Söyleyemem ki hiç kimseye ben beni kaybettim,
Duvarlar üstüme geldi, yalnızlığımla dertleştim.

En yakınımdı şarkılar onlarda artık yoklar,
Sessizce içime yol almış farketmeden acılar,

Bu kadar kalabalıkta, sağım solum hep duvar
Sanki mahşer meydanı, herkes kendi derdine yanar

Doğru sandıklarım hep Dünyalık yalanlar,
Bu kadar yalanlar içinde, bedenimin enkazı var.

Kendimi çekmeye çalışırken her gün batıyorum,
Bir gün birisi duyacak çığlıklarımı bunu biliyorum.

Sessizlik istiyorum, istemediğim kadar var,
İnsanlar aslında varlar ama yoklar.

Ağlamak ; tek damla kalmayıncaya kadar,
Gülmek ise dudaklarımda ki vakar...

Sen ne dert yüklüsün, yaşanası (!) Dünya !
Dünya dediğin, kullarının mezarı aslında,
Yarabbim ! Dünyana sığamayan kullarını da al yanına...

Sen

Bugün günlerden sendi
Saat seni geçiyordu
Yelkovan ilerlemiyor, akrep direniyordu
Sen olmadan uçamıyordu martılar
Yağmur başladı..
Seninle geçtiğimiz o yolda,
Gözyaşlarım yağmura karıştı ansızın
Ve boğazımda düğümlenen yine sen..

Biri vardı, o ilk ağlamayı bulup
Herkesi güldüren..
Sonra da bunu unutup ağlarcasına gülen.

Ben Değildim

Bir akşam üstü pencerenden bakıyordun
Ağır ağır, yollara inen karanlığa
Bana benzeyen biri geçti evinin önünden
Kalbin başladı hızlı hızlı çarpmaya
O geçen ben değildim..
Bir gece yatağında uyuyordun
Uyanıverdin birden sessiz Dünya'ya
Bir rüyanın parçasıydı gözlerini açan
Ve karanlıklar içindeydi odan
Seni gören ben değildim..
Ben çok uzaktaydım o zaman
Gözlerin kavuştu ağlamaya, sebepsiz ağlamaya
Artık beni düşünmeye başladığından
Bıraktın kendini aşk içinde yaşamaya
Bunu bilen ben değildim..
Bir kitap okuyordun dalgın
İçinde insanlar seviyor, ya da öldürüyorlardı,
Gene bir adam öldürdüler romanda
Korktun, bütün yininle ağlamaya başladın
O ölen ben değildim..

Özdemir Asaf

Hislerimin Kilitli Sandığı

Kendime aşktan bahsettiğimde ; 
Beni sende buldum, gerisini hatırlamıyorum 
Sanki kaybolmuştum gözlerinde..
İnsanlar kaybolmuştu, öylesine dalmışım ki derinliğine
Beni benden aldı, beni sana verdi
Yıllardır kucak açtığın düşlerime, bu Dünyalık heveslerime
merhem oldu..
Kah ağlattı, kah güldürdü
Beni kendimden geçirdi de bir senden geçiremedi

Hislerimin kilitli sandığına..